AZERBAYCAN'da 26 Şubat 1992'de yaşanan Hocalı Katliamı'nın 33'üncü yıl dönümü nedeniyle TBMM'de anma töreni düzenlendi.Türkiye Azerbaycan Dostluk İşbirliği ve Dayanışma Vakfı ile Türkiye Azerbaycan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu tarafından TBMM'de 'Hocalı Soykırımı Fotoğraf Sergisi ve Anma Programı' gerçekleştirildi. Programda konuşan Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu Başkanı Aygün Attar, "Biz bugün bir tek teselliyle rahatlamış hissediyoruz; çünkü Hocalı soykırımının yaşandığı coğrafya bugün azattır. Ve o coğrafyada bu kanlı eylemi gerçekleştirenlerin bir kısmı da Azerbaycan devleti tarafından tutuklanmış, cinayet işleyen kişilerin ise sorgu süreci devam etmektedir. Yeterli mi? Değil. Azerbaycan'ın uluslararası hukuk teşkilatlarında kaldırmış olduğu bu davaya; kamu diplomasisinin bir örneği olarak biz aramızda bulunan onlarca sivil toplum kuruluşuyla birlikte yüksek sesle, 'Hocalı'ya adalet' demek için buradayız. Adalet çağrımıza ses vererek, bizleri yalnız bırakmayan herkese teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. 'KATLİAMI UNUTMADIK'Türkiye Azerbaycan Dostluk Grubu Başkanı AK Parti İstanbul Milletvekili Şamil Ayrım, 'Hocalı Katliamı' sırasında uluslararası camianın sessiz kaldığını hatırlatarak, katliamı yapan kişilerin halen serbest olduklarını söyledi. Türkiye'nin, 'Hocalı Katliamı'nı unutmayacağını belirten Ayrım, "Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin kalbi olan, 86 milyon Türk insanının seçmiş olduğu temsilcilerin merkezi olan TBMM'den bir kez daha sesleniyorum; biz bu katliamı unutmadık, unutturmayacağız, unutmamız mümkün değil. Tabii bunu yaparken bizim belki kendimizi de sorgulamamız lazım. Barışın kalıcı olması için Ermenistan'ı muhakkak masaya oturtmamız lazım. Bu coğrafyanın artık kan, gözyaşından kurtulması lazım ve Kafkaslar'da barışın kalıcı olması için oradaki devletlerin İran, Türkiye, Rusya, Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan hep beraber barışa katkı sunmaları lazım" dedi. Azerbaycan Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Dr. Rashad Memmedov ise TBMM çatısı altındaki tören nedeniyle Türkiye'ye teşekkür ettiklerini söyleyerek, "Bugün Azerbaycan, Ermenistan ve Türkiye arasında bir açılım siyaseti, barış anlaşmasının imzalanması siyaseti yürütülüyor. Bu sürecin sonucunda bölgeye kalıcı barışın gelmesi mutlaktır. Azerbaycan da Türkiye de ortak bir süreç yürüterek bu barış siyasetini kalıcı kılmak niyetindedir" dedi.
