Üniversite serasında yürütülen çalışmayla buğday tohumu ıslah süresi 12-13 yıldan 3-4 yıla düşürüldü.Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ), Yunus Emre Yerleşkesi Araştırma Serasındaki tohum geliştirme çalışmalarına yoğun bir şekilde devam ediyor.
KMÜ’deki çalışmalar tarım tarihine geçtiTarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nevzat Aydın yönetimindeki çalışmalar kapsamında bir ilke daha imza atıldı.2018 yılında Avustralya’da geliştirilen ve dünya genelinde büyük etki oluşturan hızlı ıslah teknolojisini TÜBİTAK projesi kapsamında Türkiye’de uygulayan ilk kuruluş Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi oldu.Projenin ilk olumlu sonuçlarının alınmasının ardından üniversite-sanayi iş birliği ile AR-GE çalışmaları yapıldı. Bu kapsamda 4 adet durum buğday tohumuna üretim izni alındı.Buğdaylara Tulan, Beken, Primis ve Fertilis isimleri verildi. Kamu-üniversite iş birliği kapsamında da Tarım Bakanlığının izniyle Samsun’daki Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü ile yürütülen proje ile geliştirilen ekmeklik buğday tohumu ‘Akhoca’ ismini aldı. Bu tohumlar Türkiye’de hızlı ıslah teknolojisiyle geliştirilen ilk tohumlar olarak tarım tarihine geçti. Buğday tohumu ıslah süresi 3-4 yıla düşürüldüProjenin yürütücüsü olan Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nevzat Aydın, geliştirilen tohumların ülkemizde hızlı ıslah teknolojisiyle geliştirilen ilk tohumlar olduğunu, dünyada da ilkler arasında yer aldığını belirtti.Hızlı ıslahın sera şartlarında ışıklanma süresinin uzatılmasına ve ürünün erken hasat edilmesi yoluyla zaman kazanmaya dayanan sade bir teknolojiye sahip olduğunu ifade eden Aydın, birçok yeniliğe de açık olan teknolojide yaptıkları yeni çalışmalar ile tohum geliştirme çalışmalarının çok daha kısa sürede tamamlanacağını açıkladı. Aydın, “Buğdayda 12-13 yıl olan tohum geliştirme çalışmalarını 3-4 yıla indirdik. 2030 yılıyla birlikte bütün ülkeler için gıda güvenliğini tehdit eden en önemli sorun kuraklık olacak.Dolayısıyla bu tehdide karşı tohum geliştirme çalışmaları çok daha fazla önem kazanacak. Gerek buğday kalitesinin artırılması gerekse de hastalıklara ve kuraklığa dayanıklı tohumların ortaya çıkarılması tohum geliştirme çalışmalarının devletlerin ana gündem maddeleri arasında yer alacak. Konuyu sadece buğdaya indirmemek gerekiyor.Mercimek, nohut, mısır ve hatta meyve ıslahında da bu teknoloji kullanılmaya başlandı. Bizim de hedeflerimiz arasında bu çeşitleri artırmak bulunuyor.” dedi.
KMÜ’deki çalışmalar tarım tarihine geçtiTarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nevzat Aydın yönetimindeki çalışmalar kapsamında bir ilke daha imza atıldı.2018 yılında Avustralya’da geliştirilen ve dünya genelinde büyük etki oluşturan hızlı ıslah teknolojisini TÜBİTAK projesi kapsamında Türkiye’de uygulayan ilk kuruluş Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi oldu.Projenin ilk olumlu sonuçlarının alınmasının ardından üniversite-sanayi iş birliği ile AR-GE çalışmaları yapıldı. Bu kapsamda 4 adet durum buğday tohumuna üretim izni alındı.Buğdaylara Tulan, Beken, Primis ve Fertilis isimleri verildi. Kamu-üniversite iş birliği kapsamında da Tarım Bakanlığının izniyle Samsun’daki Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü ile yürütülen proje ile geliştirilen ekmeklik buğday tohumu ‘Akhoca’ ismini aldı. Bu tohumlar Türkiye’de hızlı ıslah teknolojisiyle geliştirilen ilk tohumlar olarak tarım tarihine geçti. Buğday tohumu ıslah süresi 3-4 yıla düşürüldüProjenin yürütücüsü olan Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Nevzat Aydın, geliştirilen tohumların ülkemizde hızlı ıslah teknolojisiyle geliştirilen ilk tohumlar olduğunu, dünyada da ilkler arasında yer aldığını belirtti.Hızlı ıslahın sera şartlarında ışıklanma süresinin uzatılmasına ve ürünün erken hasat edilmesi yoluyla zaman kazanmaya dayanan sade bir teknolojiye sahip olduğunu ifade eden Aydın, birçok yeniliğe de açık olan teknolojide yaptıkları yeni çalışmalar ile tohum geliştirme çalışmalarının çok daha kısa sürede tamamlanacağını açıkladı. Aydın, “Buğdayda 12-13 yıl olan tohum geliştirme çalışmalarını 3-4 yıla indirdik. 2030 yılıyla birlikte bütün ülkeler için gıda güvenliğini tehdit eden en önemli sorun kuraklık olacak.Dolayısıyla bu tehdide karşı tohum geliştirme çalışmaları çok daha fazla önem kazanacak. Gerek buğday kalitesinin artırılması gerekse de hastalıklara ve kuraklığa dayanıklı tohumların ortaya çıkarılması tohum geliştirme çalışmalarının devletlerin ana gündem maddeleri arasında yer alacak. Konuyu sadece buğdaya indirmemek gerekiyor.Mercimek, nohut, mısır ve hatta meyve ıslahında da bu teknoloji kullanılmaya başlandı. Bizim de hedeflerimiz arasında bu çeşitleri artırmak bulunuyor.” dedi.