TBMM Yapay Zeka Araştırma Komisyonu Başkanı Fatih Dönmez, Türkiye'nin yapay zeka ile ilgili konumuna ilişkin, "Dünya genelinde yapay zekaya hazırlık seviyeleri ile ilgili çalışmalar, birtakım istatistikler var. Türkiye bazı çalışmalarda 30'uncu, bazı çalışmalarda ise 50'nci sıralarda bulunuyor. Çok kısa bir süre içerisinde Türkiye ilk 20'ye girecek duruma gelecek. Biz bu teknolojiyi ıskalamış değiliz." dedi. TBMM Yapay Zeka Araştırma Komisyonu Başkanı Fatih Dönmez, TBMM çatısı altında düzenlenecek olan, 'Veriden Karara' başlıklı Ulusal Yapay Zeka Zirvesi ile ilgili basın toplantısı düzenledi. Komisyonun çalışma süreci içerisinde yaptığı çalışmaları anlatan Dönmez, zirvenin 5 panelden oluşacağını belirterek, "İlk panelimiz Yapay zeka ve siyaset olacak. TBMM siyasetin de yapıldığı yer, grubu bulunan siyasi partilerin yapay zekaya bakışını dinleyeceğiz. Ardından yapay zeka hayatımızı nasıl değiştirecek ve yapay zekaya dair gelecek senaryoları nasıl olacak? Türkiye'de bu alanda çalışma yapan kişiler yani fütüristler gelecek ve onları dinleyeceğiz. 3'ncü panelimiz ise yapay zeka da hukuki çerçeve etik düzenlemeler olarak belirlendi. 4'ncü panelimiz ise yapay zekanın iş gücü piyasasındaki etkileri ve sektörel uygulamaları olacak. O bölümde ise bu alanda yurt içi ve yurt dışın da çalışma yürüten kişileri dinleyeceğiz. Son panelimizde ise yapay zeka ekosistemi hakkında olacak. Biz başından beri yapay zekayı sadece kullanan değil üreten, öncelikle kendi ihtiyaçları için kullanan ama ardından küresel alanda belli sektörlerde bu teknolojiyi yurt dışına da satabilen bir ülke olmak arzusundayız" ifadelerini kullandı.'BU TEKNOLOJİYİ ISKALAMIŞ DEĞİLİZ'Türkiye'nin yapay zeka alanındaki konumuna ilişkin bilgiler veren Dönmez, dünyanın yapay zeka teknolojisi ile yeni tanıştığını söyleyerek, "Dünya genelinde yapay zekaya hazırlık seviyeleri ile ilgili çalışmalar, birtakım istatistikler var. Türkiye bazı çalışmalarda 30'ncu, bazı çalışmalarda ise 50'nci sıralarda bulunuyor. Bunlar neye göre değerlendiriyor? Ülkelerin sahip olduğu kaynaklar, bu maddi altyapı kaynağı veya insan kaynağı olabilir. Ama bizim gördüğümüz, çok kısa bir süre içerisinde Türkiye ilk 20'ye girecek duruma gelecek. Biz bu teknolojiyi ıskalamış değiliz, teknolojinin gelişmesine paralel olarak hem özel sektör hem kamu kurumlarımız hem de üniversitelerimiz gelişmeyi yakinen takip ediyor. Doğrudan akademik camiaya baktığımızda yapay zeka alanında çalışan 2 binin üzerinde akademisyenimiz var, şirketlere baktığımızda ise bu rakam yine 2 binin üzerinde seyrediyor. TÜBİTAK ile temasa geçerek destek talebinde bulunan şirketlerimiz var. Bunların neredeyse 500'üne destekler de verilmiş durumda. Dolayısıyla şunu rahatlıkla söyleyebilirim; Türkiye milli teknoloji hamlesi kapsamında bazı alanlarda nasıl öne çıktıysa yapay zeka alanında da iyi koordine olabilirsek, yeterli destek ve teşvikler verilirse rekabette bizi öne geçirecek adımları atabiliriz" diye konuştu. 'BU TEKNOLOJİ İNSANIN YERİNİ ALMAMALI'Dönmez, siyaset kurumunun da yapay zeka teknolojisinden etkilendiğini belirterek, "Bu yeni teknolojiyi kullanmaya başlayan bir çok siyasetçi arkadaşımız var. Her şeyden önce zamandan tasarruf ediliyor. Eğer bu teknolojiyi güvenilir veri ve bilgilere dayalı olarak kullanabilirsek, bu teknoloji siyasetçinin de işini kolaylaştıracak demektir. Ama bu teknoloji insanın yerini almamalı, dolayısıyla siyasetçinin de yerini almamalı. Ama siyasetçiye de insana da iyi bir yardımcı olabileceğini değerlendiriyoruz" dedi. Dönmez ayrıca, komisyonun yapay zeka ile ilgili risk ve tehditleri belirleyeceğini ve hazırlanacak raporda hukuki altyapı ile ilgili önerilerin yer alabileceğini söyledi.
