Üçüncü göz

TAKİP ET

Sosyal hayatın içinde gördüklerimiz yaşadıklarımız

Sosyal hayatın içinde gördüklerimiz yaşadıklarımız. Burada şiddet mağduru kadınlardan söz edeceğim.

O kadınları saygı ile anıyorum. O evli kadınların kadına şiddetin günü. Her gün kadına şiddetin yaşandığı haber yapıldığı bu ülkede onların görüntüleri altına nükteli birkaç söz de ekleyemem. O kadınların konusuna da değinir onlarla birlikte maskeli yüzleri çocuk istismarını ele alarak tek tek anlatırım. Fakat bu kez kelimeler o kadar da kolay gelmediler kalemimin ucuna çünkü konu kadınlar çocuklar olunca o kelimeler nasıl güzel gelebilirdi insanın gözüne?

Keşke bu kadınlara yapılan şiddet, çocuk istismarları her biri bir yalan olsa gerçek olmasa, ama hayır gerçek. Ve bizlere de onları uzaktan üçüncü bir gözden, üçüncü bir pencereden, üçüncü bir şahıs olarak izlemek düşüyor. Nasıl ayrı tutarsın kendini nasıl? Nasıl kendini üçüncü göz kategorisine koyarsın? Nasıl? Evet bu gibi toplumu ilgilendiren sorunlar üçüncü şahıs gözü ile de görülmemeli. Bir gün bu sorunla göz göze gelebileceğimizi düşünmeli. Ama bu konuyu da sorunu da sonuca bağlamaya elbette gücümüz yetmezdi. Ama düşündüğümüzde sonuca bile varamasak da en azından yazarak anlatarak seslerini duyurabilirdik. Onların sunuculuğunu yapabilirdik.

Ayrıca saatlerce yazılsa da anlatılsa da asla değişmeyecek, değiştirilmeyecek diyenler var. Konular yine sarıp sarmalanacak bir raf dolusu bilgi arşiv odalarına kaldırılacak. O duygusuz ruhsuz beyinlerin bıraktıkları tahribatlar. O değerli varlıklara kadınlara ve sabi çocuklara hiçbir katkıları da olmayacak. Bir yaptırım hakikat gerçek, onlar da getirip, kadınlara sabi çocuklara sunamayacaklar.

Çok önemli bir husus, eğer ki bu konular kadına ve çocuklara yapılanlar önemsiz bir konu ise öyle de görüyorsan, kendini onların yerine koy öyleyse. Bu sorunu çözümsüz kılmak yerine. Bu iki sorunda çözümsüz maalesef. Doğanın bir kanunu gibi de çözümsüz. Ama kanun koyucu yaptırımlar yapıcı olanlar bu sorunlara çözüm bulabilirler. Biraz eksik biraz fazla yaralarını tahribatlarını tamir edebilirler. Herkes elinden geleni yaparsa, kendini bu konuya duyarlı, kendini bu konuya sevk ettiği sürece.

"Huzurum kalmadı fani dünyada"

Huzurun olabileceği serbestçe dolaşabileceğimiz sokaklar parklar şehirler yollar. Ne olursa olsun bu konular mecliste ve meydanlarda gündeme taşınmalı tartışmaya açılmalı. Ama ne yazık ki işin içine cinsiyet kadın girince her türlü meseleyi de öyle açık açık konuşamayız. Söyleyemeyiz. Bildiklerimizi hakikatleri de konuşamayız. Sadece üzüldüğümüzle yetiniriz. Eğer ki büyükler de bir görüşe varmışlarsa onları belirtebiliriz. Ama orada da konu bakımından kısıtlama var. Önyargı davranış, biçimleme, gözlemleme, dinleme, tamam herkese belki düşüncelerini anlatma fırsatı verilebilir, fakat gerçekler. Konu gerçekler olduğunda. Bu konuda da büyükler kanun koyucular yetkilerinden de yararlanılarak, kadınların bu zamana kadar yaşamış olduğu hikayeleri geçirdikleri travmaları, bu konunun ağırlığı verdiği sorumluluk altında bir şeyler yapabilirler. Kalemimde yazacak sözcük bulamıyor. Kalemim bu konunun ağırlığı altında eziliyor. Bu konular öyle yazılarak anlatılarak çözülecek konular da değil. "Anlatmaya gerek yok. Görüyorsunuz. Konuşmuyorum. Anlatmaya hiç gerek yok. Yok şöyle olmuş böyle olmuş anlatmam. Hem neden anlatayım ki? Her şey ortada" Reklam sloganında olduğu yerdeyim. Durdu kalemim. Yazmıyor bakın görüyorsunuz. Benim söylememe gerek yok, şöyle böyle demem. Ben de bir kadınım hemcinsimden biri, benden biri, benim gibi biri "vahşet ve kan" için bir gerçek ya da doğaüstü bir yalan bulmam gerek. Bunlar yalan demem gerek. Hayır bunlar gerçek değil. Kadınlara bunlar yapılmadı. Kadınlar melektir çiçektir demek için. Bakın bu o kadar da zor değil. Kadınlar bir çiçek kadar gerçek, melek kadar saf fakat onu da arayıp bulmak gerek onu bulmak da o saklı olanı siz diğerlerine düşüyor. Bu ona değmezmiş bütün bunlar dediğiniz anda tam ona bir tokat attığınızda, onu bir çöp kutusuna fırlattığınızda düşünmeniz gereken, ona her şey değer.

Daha fazlası için: http://yazarimben1.blogspot.com.tr/