Kazandık mı biz şimdi?

TAKİP ET

Yine güvenilir olduk, yine ülkenin emniyeti biziz, bir kısım kesimin gönlüne girdik, teveccühünü aldık, yine oyumuzu koruduk, baraj altında da kalmadık, meclise milletvekili soktuk

Yine güvenilir olduk, yine ülkenin emniyeti biziz, bir kısım kesimin gönlüne girdik, teveccühünü aldık, yine oyumuzu koruduk, baraj altında da kalmadık, meclise milletvekili soktuk... Adamların 2. sıra vekil adaylarının babası da Ülkücüymüş... Tamam da...

Kazandık mı biz şimdi?

Türk milliyetçilerinin kaçı seçim sonuçlarının açıklandığı akşam konvoylarla sabaha kadar korna bastılar bilmiyorum...

Parti binanızın önünden geçen konvoydan; "Ak gençlik yorulmaz, liderini bırakmaz...!" sloganları attıklarında kaçınız bozkurt yaparak destek verdi?

Kazandıysak müttefikimize niye destek vermedik?

Kazandıysanız neden müttefikinize destek verip ülkenin bekasını kurtarma başarısının sevincini birlikte yaşayamadınız da oyu azaldığı halde bu mutluluğu müttefik olduğunuz taraftarlar yaşadı?

Ülkenin gündemini biz belirledik; üniter devletin tek adama devredilmesini sağladık, Yeni Türkiye'nin ilk taraflı ve partili Başkanını biz seçtik diye mi sevinecez?

En az %30'luk oy potansiyelimizin farklı partilerde olduğu görüldü, bu seçimde tescillendi diye mi sevinmeliyiz!

Ülkenin bekasını, Doğu Türkistan Türklerine yardımı mecliste kilit parti olarak mı sağlayacağız? Türkmen Dağında mücadele eden, ülkesi, vatanı için savaşan ama var sayılmayan yalnız bırakılmış Türkmenlere silahı, botu, mühimmatı, unu, bulguru... iktidar olarak vermek varken, mecliste kilit parti olarak mı vereceğiz?

* * *

Peki...

Kaybederek hesap nasıl sorulur?

Kılızelmaya, benim genel başkanıma, bu ülkenin kurtarıcıları ülkücülere hakaret edenlerle mi ulaşacağız?

"ޞeref" meselesi ne olacak? "Biz haddimizi biliriz" diyerek yutacaz mı, sineye mi çekecez?

Apo asılacak mı mesela? Ayasofya açılacak, İdam çıkacak mı? Yoksa halka verilen sözlerimizi ileri bir tarihe erteleyecek miyiz?

Biz de rüyamızda Peygamberimizi görme şerefine nail olup liderimiz için; "Ona Başbakanlık Rasülullah tarafından verildi" diyebilecekmiyiz, yada bunu diyenleri seyredip ağzımıza aldığımız ampul ile liderimiz için kıllı sloganlar atabilecekmiyiz? Yapabilir miyiz?

"Kabul etmek lazım onların sayısı çok, bizim az..." diyerek bükemediğimiz bileğe saygı duyup, yaklaşan yerel seçimlerde aday göstermediğimiz yerler de olacak mı mesela?

Biz güçlü, büyük, Milliyetçi Türkiyeyi kuracak mıyız, yoksa sayıca az olduğumuz için haddimizi bilip yönetmeye talip olmayacak mıyız?

* * *

Türkiye'nin yeni ve ulu Başkanının ağzına sakız ettiği; "Yaratılanı hoş gördüm Yaradandan ötürü... Türk neymiş..." veciz sözünü söylediğinde, susup görmezden mi gelecez?

Artık ayak altına da almayacaklar, zürriyetsiz de demeyecekler, hakaret de etmeyecekler, hatta bizi de kendilerinden sayacaklar, biz de haddimizi bilip "kurda kuşa tapmayacağız, eşrefi mahlukat olacağız...!" Ne güzel...

Ne güzel... Bedelli de çıkıyormuş... ޞartlar oluşmuş öyle dedi eski Başbakan... Parayı basan yine askerlik yapmayacak ne güzel... Yeni vekil Destici de "biz ilkesel olarak karşıyız ama...." diyerek ilk destek verme şerefine nail oldu... Ne güzel...

İdam duradursun yerinde, affı da çıkardık mı ülkeyi kurtardık gitti...

Hadi hep beraber sevinelim...

Terör bitecek, şehit gelmeyecek, artık sadece Ülkücüler Afrin'de şehit olmayacak...

Yine "Ülkücüler makam mevki peşinde değil, onlar şehit olurlar" diyerek devlet kadrolarına atanmayacak da o makamlara şanslı kesimin çocukları, beyaz kefenler mi layık görülecek?

Suriyeliler ne olacak? Gidecekler mi memleketlerine? Artık oy da kullanmaya başladılar.. Kimlik de verilir hepsine, senin çocuğun yıllarca kendini parçalayıp gece-gündüz çalışırken o ümmetin evlatları istedikleri okullarda imtihansız okuyorlar, maaş da bağlandı zaten...

Bekamızı kurtaracaz derken, eğitim, insan yapısının bozulması, inanç, kültür ve değerlerin yok edilmesine karşı parti programlarınızı nasıl uygulayacaksınız?

Eğitimin sorunlarını şöyle çözecez, ekonomiyi de böyle düzeltecez, patatesi, soğanı, dövizi, samanı, eti, yarın şekeri, şerbeti.... üretimi böyle artıracaz... Bizim parti programımız böyle.... Dokuz ışığımız var... Ülkenin kalkınmasını da biz sağlayacaz diyebiliyor musunuz?

Yav biz mi onlardan olacağız balkondan seyredeceğiz, koyunlar mı kurt olacak?

Yarın koyunlar asıllarına döndüklerinde cıscıvlak ortada kalıp yeni stratejiler, siyasi manevralar ile baraj altında kalmayıp şimdiki gibi sevinecek miyiz?

Sahi kazandı mı Türkçüler? ޞimdi bu ülkeyi biz mi yönetiyoruz?

* * *

Açık söylüyorum... Net... BU ÜLKEYİ KURTARAN bedel ödemiş kaç taş medreseli milletvekili oldu? Kaçı vekil olmaya layık görüldü? Kaçı vekil olacak yerden aday yapıldı? Olanlar onlardan daha mı liyakat sahibi adaylardı?

Devlet yönetiminde etkili olacakmıdır Ülkücüler? Olmayacaksa ve bir talebimiz yoksa, o vakit neden destek verdik? Güvenilir olduğumuzu ispat için mi?

Yazın bir kenera! Bunu ne biz talep ederiz, ne de muktedirler ihsan buyurur.

Biz yine güvenilir olduk, yine ülkenin emniyeti biziz, bir kısım kesimin gönlüne girdik, teveccühünü aldık, yine oyumuzu koruduk, baraj altında da kalmadık, meclise milletvekili soktuk... Tamam da...

Biz yine "Kahramanlık; saldırıp bir daha dönmemektir. Sızlasa da gönüller düşenlerin yasından... Koşar adım gitmeli onların arkasından..." diyelim, ardımıza dönmeyelim eyvallah.

"Lider-Teşkilat-Doktrin... Başaracağız, başaracağız, başaracağız" diyelim Tamam da...

Başaramadık... Benim genlerim bu sonuca sevinmiyor. Elimde değil... Başkanlık sisteminin bu ülkeye gelmesine sevinemiyorum, beni kendinden saymayan, her kesimi kucaklamayan, taraflı bir cumhurbaşkanlığı sistemini getirmekten, bana hakaret edenlerle dans etmekten, beni kendinden kabul etmeyen, benden olmayan birini başkan seçtirmekten dolayı da üzgünüm...

Kaybederim üzülmem çoğu zaman... Hiç kazandığımız vaki olmadı ki... En üzüldüğüm şey kemiğin erimesi, kasın ayrışması...

Seçimdir, siyasettir, stratejidir, derin devlettir, dış güçlerdir, milli güçlerdir, kucağa oturmuştur, ayak oyunudur...

Doğrudur...

Ama ben yine de, kazandıysak da sevinemiyorum üzgünüm...